aikidojo
  Ninjutsu ve Ninjalar
 



Ninjalar

Aslında bu gizli sanatın nasıl doğduğu konusunda tam güvenebileceğimiz bir kaynak yoktur , 1000 seneyi bulan Ninjutsu tarihinde gerçekler ile fanteziyi birbirinden ayırmak bazen çok zordur. Mistik hikayelerde bu sanatın ve Ninja’ların Tengu’dan (Tengular Japon mistisizminde korkunç, yari insan yari karga şeytanlardır ve doğa güçlerine hakim bazı özel yetenekleri vardır.)


Bundan sekiz yüzyıl önceki bir dönemde , Japonya birçok bağımsız eyaletten oluşuyordu ve savaşlar devamlıydı , togakure ailesinin lideri savaşlarda çok büyük bir yenilgi ile mahvolmuştu. Dağlara sığındığında orada bir savaşçı rahip olan Kain Doshi ile karsılaştı. Iga bölgesinin dumanla kaplı tepelerinde uzun ve zor çalışmalar sonrasında yeni bir savaş sanatı öğrendi , vücudu ve ruhu kullanmanın daha farklı bir yolunu. Bu mistik öğreti ile görünmeden ve farkına varılmadan hareket etmeyi ve amacına ulaşmayı basardı. İste Togakure’nin gölge savaşçıları böyle doğdu. 


1024 yılında Japonya’nın Kii bölgesinde ana kara Çin’den gelen (aslında kaçan) bazı komutanlar , savaşçılar ve din adamları Çin savaş taktikleri ile Tibet ve Hint öğretilerinden etkilenen Çin mistisizmini harmanlamışlardı. Bu Çinli rahip ve samanlar beyin ve vücut sezgilerinden yola çıkarak kainattaki düzene bir yorum getirmeye çalışmışlardı, sonraları Japon yamabushi (dağda yasayan savaşçı rahipler) leride bu anlayışı kabul etmişlerdir. İste Kain Doshi , Gamon Doshi ve Kasumikage Doshi adli bu Çin mistisizmi rahipleri ve onların müritleri ilk Ninja’larin hocaları olmuşlardır.

Bu inanış Ninja’ların ileriki zamanlarda mikkyo mezhebine üye Budistler olmalarına karsın devam etmiştir. Sonuçta Ninjutsu Çin ve yerli Japon elementlerin birleşmesi ile doğmuştur ve tarihteki birçok inanısın veya savaş sanatının aksine spesifik bir tarihte gerçekleşmemiştir. Baslarda bu sanat bir şeyi becerebilmenin yolu olarak çalışılmış, Ninjutsu ancak ileriki dönemlerde yüksek derecede sistematik bir savaş sanatına, casusluk ve bilgi alma, gölge kültürüne, ve dolayısıyla geleneksel Japon sosyal geleneği ve politikasına karsı bir reaksiyon haline dönüşmüştür,mesela Togakure ailesinin Ninjutsu ryu (izlenen yol, stil veya okul) su Daisuke Togakure’den üç nesil sonra tam seklini bulmuştur.

Geleneksel Ninjutsu ryu’larının çoğu Honshu adasının güneyindeki dağlarda doğmuştur, bunlara en önemli iki okul olan Iga-ryu ve Koga-ryu da dahildir.Togakure ryu gibi Iga bölgesinde faaliyet gösteren Iga ryu, Momochi, Hattori ve Fujibayashi klanlarının kontrolü altındaydı. Birçok küçük ve farklı Ninjutsu okullarda mevcuttu,mesela Koto-ryu kemik kırma sanatı Koppojutsu ileriki devirlerde Jujutsu ve karate’ye dönüşmüştür. Fudo-ryu ağırlıklı olarak Shuriken(çelikten fırlatma aletleri) çalışmasına önem verirken Gyokko-ryu Koshijutsu denilen sinir noktalarına saldırı tekniklerini uzmanlaştırmıştı. Togakure-ryu’sunun özel aleti Shuko(ele giyilen pençe seklinde bir ****l) idi, bu sayede ağaçlara ve duvarlara bir kedi gibi tırmanabiliyorlardı. Bu büyük klanların yanında Taira, Izumo, Toda, Kashihara, Abe, Mori ve Sakaue gibi ailelerde bu gizemli sanatların birleşip isimleştiği Ninjutsu’da aktiflerdi. 

14. Yüzyıl Ninja’ların en güçlü olduğu dönemdi ve kendi varlıklarını ve Mikkyo tapınaklarını korumaktaydılar ama iç savaşların devamlı yaşandığı bu dönemde Ninja’ların farklı ve üstün özelliklerinden yararlanmak isteyen savaş lortlarına da hizmet vermeye başladılar.
Gelişmeler sonunda Ninja’lar gizli küçük köylerinden tüm Japonya’ya yayılmaya ve düşman savaş lordlarına suikastlar yapıp askeri güçlerine de zarar vermeye başladılar. Japonlar bu gölge adamlara hem saygı duymaya başladılar hem de onlardan korkmaya.
Ninja’ların en büyük ve en korkulan düşmanı ise şüphesiz güçlü general Nobunaga Oda idi, amacı Hıristiyan inanışını kullanarak Ninja mikkyo inanışını yok etmek ve mistisizmi Japonya’dan kaldırmaktı.
 
1579 yılında yapılan Tensho Iga no Ran savasında Samurai ordusuna Nobunaga’nın oğlu Katsuyori kumanda ediyordu. savaş ünlü Ninja lideri Sandayu Momochi’nin önderliğinde olan Iga Ninja’larının kolay zaferi ile noktalandı. Bu gelişme ile birlikte Nobunaga 1581 de Iga bölgesini kuşatma altına aldı ve bu sefer 1 e 10 asker üstünlüğü ile Ninja kalelerine saldırı emri verdi ve efsanevi Ninja’lar bu müthiş saldırı sonucunda çoluk çocuk da dahil olmak üzere katledildiler. Az sayıda Ninja bu saldırıdan kurtuldular ve artık eskisinden de daha gizli bir biçimde varlıklarını sürdürmeye çalıştılar.
 
İsin trajik komik yani ise Ninja’ların sonunun bu savaşla değil ardından gelen uzun süreli barış ortamı ile olmasıdır. Ninja’ların yardımı ile Shogun olan Ieyasu Japonya’ya huzur ortamı getirmişti ve artık Ninja’lar koruma gibi isler üstlenmeye ya da gizli polis gücü olmaya başlamışlardı, tabii ki bu hayatin monoton yapısı ve çok az ücret,bir zamanların gölge savaşçılarına ağır gelmiş, bazıları dağlara çıkıp efsaneleşirken çoğu özel yeteneklerini kaybetmiştir. Bilinen en son Ninja hizmeti 1853 yılında Commodore Perry’nin Kara gemilerine yapılan bilgi operasyonudur.

Günümüze kadar babadan oğula geçerek gelen bu sanat tekrar gün ışığına çıkmış ve artık tamamen bir hayatta kalma öğretisi olarak öğretilmeye başlanmıştır.


Ninjutsu

Ninjutsu'nun tarihi her zaman anlatıldığı gibi tam olarak bilinmemektedir. Dilden dile değişik tarihler söylenmiştir. Ninjutsu'nun tarihi adı gibi gizli kalmıştır. Ama bilinen tarihler, MS.1300 ve 1600 yılları arasıdır. O dönemdeki ninjalardan sadece bazı kitaplar ve çizilmiş resimler kalmıştır. 

Ninjutsu'nun tarihi her zaman anlatıldığı gibi tam olarak bilinmemektedir. Dilden dile değişik tarihler söylenmiştir. Ninjutsu'nun tarihi adı gibi gizli kalmıştır. Ama bilinen tarihler, MS.1300 ve 1600 yılları arasıdır. O dönemdeki ninjalardan sadece bazı kitaplar ve çizilmiş resimler kalmıştır. Onlardan sonra gelen nesil o kitaplardan ve resimlerden esinlenerek ninja teknikleri geliştirmişlerdir ve nesilden nesile gelen bazı hocalardan faydalanılmıştır. Ninjutsu'nun ilk çalışılan ryuları "İga" ve "Koga" ryularıdır. 

-İga ve Koga Ninjalar-

Ninjutsu onlar için bir yaşam felsefesi, hayatlarının her döneminde kullandıkları bir anahtar oldu. İhtiyaç ve zorunluluk doğrultusunda savaşın, yaşamın, hayatta kalma mücadelesinin bir yolu haline geldi.Tabii ki insanlığın her evresinde olduğu gibi bu savaşçıların da barış içinde yaşadıkları dönemler olmuştur. Medeniyetin gelişimi,yerleşik düzeni ve toplumsal hayat olgunluğa ittikçe, savaşan vücutlar artık üreten sanat icra eden sanatçılara dönüştü. Bu savaşçılar Karate'deki Okinawa adasının oluşturduğu ekol gibi yerleştikleri, faaliyet gösterdikleri bölgelere göre "İga"ve"Koga" ninjalar diye iki kısma ayrılmışlardır. 

-Ninja felsefesinden koptular-

Koga ninjalar, zaman zaman güçlerini arzu, heves ve menfaatleri doğrultusunda kullandılar.Bu anlayış onların gittikçe geleneklerinden ve ninja felsefesinden uzaklaşmasına ve nihayet yok olmalarına neden oldu. Onlardan geriye sadece yazılı birkaç döküman ve kitaplar kaldı. 

Günümüzde Koga silsilesinden gelen bir üstad yoktur.Bunu iddia edenler atalarından kalma bu kitap ve dökümanlardan etkilenerek faaliyet göstermektedirler. 

İga ninjalar ise nesilden nesile devam edecek bir sistem oluşturarak güçlerini yalnızca zulme ve haksızlığa karşı kullandılar. Böylece onurun ve adaletin timsali oldular. 

-Sanat öğretilmeye başlandı-

20.yüzyılın ortalarında Japon Kültür Bakanlığı, kültür medeniyetlerinin kaybolmasını önlemek için geçmişle bağlantısı olan tüm sanat sahiplerine (dans, müzik, edebiyat, savaş sanatları, vb.) bir çağrıda bulundu. Tanaka sensei de bu çağrı üzerine geçmişine ait tüm belgelerle Kültür Bakanlığına başvurdu ve bu nitelikler sahip olduğunu evrak ve dökümanlarıyla kanıtladı. Ardından kurduğu okulunda insanlara öğretmeye başladı. Yetiştirdiği öğrencileri arasında 9 usta vardır. Bunlardan yedisi Japon, biri İtalyan, biri de Amerikalı'dır. 

-Kendi ekollerini oluşturdular-

Bu ustaların içerisinde halen faal olanlar ise Masaaki Hatsumi, Harunaka Hashino, Tanamura, Frank Dux ve Juseppe Morabito'dur. Iga silsilesinden gelen tek ninja olan sensei 1993 yılında öldü. Öğrencileri ondan aldıkları bilgi ve birikimleriyle kendi ekollerini oluşturdular

Ninjutsu Nedir? 


Ninjutsu, sözlük anlamı olarak; "gizemlisanat" anlamına gelir. Nin,"gizem, sır" jutsu ise, "sanat" demektir. Temel felsefesini "zulme karşı mücadelenin öğretisi" olarak açıklayabileceğimiz Ninjutsu, mazisi çok eskilere, Japon medeniyetinin başlangıcına dayanan bir savaş sanatıdır. İnsanın beyinsel ve psikolojik olarak olgunlaşmasında, mücadelenin ve istikrarın yerini ifade eder. 

Ninjutsu ilk zamanlar belki bir öğreti şeklinde sistematize edilmemiştir. Ama zaman içinde bu sanat insanlara ve geniş kitlelere öğretildi. Ninjutsu kurslarda çoğunlukla sadece bir dövüş sanatı olarak sportif amaçlarla öğretilmektedir. Güvenlik ve bodygardlık alanındaki uygulama ve teknikleri profesyonel eğitime dahildir. 

Ninja çalışması hedef olarak Tatsujin olmak demektir. Tatsujin ise tam mükemmel bir insan vücudu demektir. Taijutsu (vücut sanatı) Ninjutsunun temelini oluşturur. Düşme, yuvarlanma, yuvarlama, tırmanma, atlama, sürünme, vurma vb.metot ve şekillerinden oluşan taijutsu, vücudu biçimlendirip, sağlığı da koruyan hareketler zinciridir ve bu şekilde ninja kendisine has bir yürüyüş ve koşma şekli oluşturur. 

Ninjutsu,çalışma esnasında hep doğal ve rahat hareketler yapmayı öngörür. Taijutsu insanın doğal gücüne, reaksiyon hızına, hareketliliğine ve doğanın kendi işleyiş prensiplerine uyumlu bir yaklaşım sağlamaya dayanır. Bu sayede kendini başarılı bir şekilde savunabileceğine inanılır. 

Bu gün Ninjutsu daha çok Avrupa'da son derece sevilen bir dövüş sanatı olarak gittikçe artan sayıda bir öğretici ve öğrenci kitlesine sahiptir. Ninjutsu'nun dünyadaki temsilcisi Dr. Masaaki Hatsumi'dir

Ninjutsu'nun Temel Bölümleri

Ninjutsu çalışmaları dört temel bölümden oluşur. Bunlar ; 

1)Tai Sabaki
2)Tai Jutsu
3)Jutai Jutsu
4)Kobu Jutsu
Şimdi bu bölümleri biraz daha açıklayalım. 

TAİ SABAKİ

Sabaki, bütün savunma sanatlarında kullanılan bir eskiv oyunudur. En çok Aikido ve Ninjutsu'da görülür. Sabakinin ana kuralı rakibe odaklanmak, zamanlamayı iyi yapmak ve çabuk karar verebilmektir. Bir iki saniyelik gecikme olumsuz sonuçlar verebilir. Tai Sabaki, eski japon askerleri olan samurayların geliştirdiği bir sanattır. Kendo çalışırken Tai sabakiye çok önem vermişlerdir. Üstten, önden ve yandan gelen saldırılardan ayak eskivi yaparak sıyrılmayı geliştirmişlerdir. 

TAİ JUTSU

Tai Jutsu, Tai Sabaki ile bağlantılıdır. Tai, uzaktan gelen herhangi bir saldırıya karşı yapılan teknikler demektir. Karşıdan gelen her saldırı ilk önce Tai Sabaki ile boşa çıkarılır ve sonra rakip etkisiz hale getirilebilir. Burada el ve ayakların birbirleri ile koordineli bir şekilde uyumlu olması lazımdır. Yani tek vücut halinde hareket edilmelidir. 
İyi bir Tai yapmak için üç kural vardır. 
1)Zamanlama
2)Refleks
3)Hissetmek
Bunları anlamak için biraz daha açıklayalım ; 
Zamanlama
Karşıdan gelen saldırıyı telaşa kapılmadan (çünkü heyecan düşünceyi dağıtır) ve Sui jutsu düzeyinde (durulmuş bir deniz gibi) sakin ve akıllı bir şekilde karşılamak... 
Refleks
Merminin namludan çıktığı gibi hızlı davranmak... Burada Tai Sabaki çok önemlidir. 
Hissetmek

Bu kural aynı zamanda meditasyon bölümüne girer. Bu da, altıncı hissi geliştirmekle ilgilidir. Mesela rakibin saldırıp saldırmayacağını veya nereden saldıracağını, bakışlarından, omuz hareketlerinden ve konuşma tarzından anlamak demektir. Bu kuralları daha iyi anlamak için çok egzersiz yapmak lazımdır. 


JUTAİ JUTSU

Jutai, Tai Jutsu'nun tam aksine uzak dövüşmek değil, yakın mesafeye girip göğüs göğüse mücadele demektir. 

Jutai Jutsu'nun içinde Judo, aikido ve Ninjutsu'nun etkili teknikleri vardır. Jutai Jutsu'nun amacı, rakibin her türlü tutuşundan kurtulup rakibi etkisiz hale getirmektir. Ninjutsu'nun diğer bölümlerinde olduğu gibi burada da ayak oyunlarının büyük önemi vardır. Yanlış bir adım tekniğin istediğimizin dışında gelişmesine neden olur. Sokak kavgaları en çok tutmak, itmek ve sarılmak hareketleri ile başlar. Burada da yakın dövüşün ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Bu yüzden günümüzde polis ve özel güvenliklerde yakın dövüş çalışmalarına önem verilmekte ve bu şart aranmaktadır. 

KOBU JUTSU

Kobu Jutsu, Nijutsu'da silahlı çalışmaya verilen addır. Bu çalışmalarda bir Ninja Ka (ninjutsu çalışan öğrenci) sopa, kılıç, bıçak, nunchaku, mızrak gibi aletleri kullanmayı ve bunlara karşı defansı öğrenirler. Bütün savunma sanatlarında Kobu jutsu çalışması vardır.Ama Ninjutsu'da olduğu gibi özgür değildir. Ninjutsu derslerinde bir öğrenciye belli bir seviyeden sonra silah eğitimi verilir ve siyah kuşağa geldiği zaman Kobu sanatını öğrenmiş olur. Ninjutsu'da bir başka özellik ise, bir Ninja'nın etrafındaki eşyalardan çeşitli şekillerde faydalanabilmesidir. Mesela; bir iplik, kravat, şemsiye, kemer, anahtar, kalem, ayakkabı bağı veya bir tahta olabilir. Ninjalar bunları, kısıtlı bir zamanda kendini savunmak veya tırmanmak vb.işlerde kullanabilirler. Özellikle bu tür günlük hayatta kullanılan eşyalar sokak saldırılarında kadınların veya her hangi bir insanın hayatının bir çok defa kurtulmasına ve malının çalınmasına engel olmuştur. 

Ekol 

Günümüzde Ninjutsu, en son İga ekolünden gelen ve Ninjutsu öğretisi ile yetişen hocalar sayesinde gelişmiş ve bu günkü modern halini almıştır. 
Bu hocaların isimlerini "tarihçe" linkinde vermiştik. Bunların arasında bu gün en faal durumda olan, Masaaki Hatsumi'nin kurduğu Toga Kure ryu sistemidir. Bu sistem Ninjutsu'nun özüne en uygun olan sistemdir. Hatsumi hoca kendi fikrince Ninjutsu'da eksik bulduğu bazı bölümleri hocasından izin alarak Ninjutsu'nun içine katmıştır. 

Böylece daha serbest ve günümüz şartlarına daha uygun bir Ninjutsu sanatı ortaya çıkmıştır. Yalnızca eskiden kullanılan silahlar va aletlerden bazıları günümüzde kullanılamayacağı için sadece geleneksel olarak öğretilmektedir. Çünkü Ninjutsu'nun özünden hiçbir zaman çıkılmaması gerekir. 

Aynı zamanda eski teknikler Ninjutsu'nun temelini oluşturmaktadır ve bu çalışmalar ihmal edilmemelidir.Yoksa Ninjutsu'nun diğer sistemlerden pek farkı kalmaz. Bir ninja, yani Ninjutsu sanatı çalışan bir ninja, sanatının özüne bağlı kalması lazımdır. Böylelikle Ninjutsu daha ileriye gider ve daha geçerli bir savunma sanatı olarak yayılır. 

Tabii ki Ninjutsu hakkında bazı zamanlar yanlış ve uydurma bilgilere dayanarak, mantıksızca birkaç film çevrilmiştir. Buna rağmen savunma sanatı yapmak isteyen araştırmacı öğrenciler, Ninjutsu'nun özünü araştırdıktan sonra gerçek bir savunma ve savaş sanatı olduğunu anlamışlardır. 
Ninjutsu'ya başlamak isteyen kişiler Ninjutsu hakkında yetkili kişilerden bilgi almadan, yerinde seyretmeden bazı yazılara ve filmlere ehemmiyet vermemelidirler... 

 
  Bugün 10 ziyaretçi (49 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol